27 Temmuz 2007 Cuma

Allah akıl fikir versin...

Zekiliğin kriteri nedir? Daha komplike matematik işlemleri çözebilmek mi, birden fazla dil konuşmak mı, sanatta yetenek mi, yoksa sosyal nezaket kurallarına aşırı hakimiyet mi? ,
Bence düşünebilmektir...

İnsanların yeteneklerinin değiştiğinin taaa lisede farkına varmıştım. Lise yıllarımda aklım başka yerlerdeydi, kimin değildi ki? Dolayısıyla okulda da son derece başarısızdım. Fakat başarılı olan arkadaşlarımla kendimi kıyasladığımda, aslında onlardan fikren daha donanımlı olduğumu gözlemlemiştim. Bu, tam da sistemde bir dengesizliğin olduğunu kavradığım ilk an oldu.

Bugünlerde büyük bir televizyon mucizesi ekranda; Güzel ve Dahi. 2007 yazına damga vuran belki de tek program. Herkes onu konuşuyor, herkes yorumlarda bulunuyor, herkes taraf tutuyor... Bu tip programların yayılma prensibi zaten viral, ev kadınları mecrasıyla WOMM yapmak suretiyle yayına girdiği 3 hafta içerisinde milyonlarca insanın dillerine dolanmış durumda.

Show TV yine 12'den vurdu. Ancak, yarışmanın formatına sadık kalmak yerine halkımızın beğenisine göre modifiye ettiği bu programa katılan "seçmece"lerin, ülkemizde ayrımcılığın en âlâsını gören kadınlarımızın istikrarlı bir şekilde yükselen imajına ve itibarına gerçekten zarar verdikleri apaçık ortada. Bir de özel üniversite - devlet üniversitesi tartışması ortaya atıldı ki, akıllara zarar. Halbuki ne özel üniversiteleri savunanların kalitesi, ne de devlet üniversitelerini savunanların kapasitesi bu muhakemeyi yapmaya yeterli.

Ben de programı yakaladığımda takip ediyorum. Gördüğüm kadarıyla
"Dahi" diye nitelendirilen oğlanlar eğitim almış, sosyal fobileri olan şaşkın tipler. "Güzel" diye nitelendirilen kızlar da bir çoğumuzun güzellik kavramını değiştirecek nitelikte, cahil ve en kötüsü de öğrenme isteği olmayan, kendini bilmezce kibir sahibi insanlar. Öyle ki;

-Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulduğu tarihi,
-TBMM'nin açılış tarihini,
-Dünyada kıyametin koptuğu Bağdat'ın hangi ülkenin başkenti olduğunu (ya da artık olmadığını),
-Hırvatistan, Çin Halk Cumhuriyeti adında ülkeler olduğundan bi haber,
-İstanbul'a komşu İ ve Z harfleriyle başlayan ilin İzmir ya da İznik olduğunu düşünen bu kızlarımız, 8 yaşındaki kuzenimin bile sorularla beraber eşzamanlı olarak bu cevapları veremediklerinde olanca pişkinlikleriyle "bunları bilmek zorunda değiliz" diyebiliyorlar.


Videodaki şaşkın oğlan da "düşünseydi bulurdu" diyor. Bence 1000 yıl düşünse gene bulamaz =) Bu görüntülerden sonra kendi aralarında birbirlerine "gerizekalı" etiketi yapıştırıp önce ağlıyor, 10 dakika sonra da tekrar gülüp oynayabiliyorlar. Ee, ne diyelim;

Sathi insanlar kolay sağalır, bir yastığa ne kadar yumruk atsan çürütemezsin.

1 yorum:

Filiz Kirazoğlu dedi ki...

Yarışmanın başladığı o Cumartesi akşamı, tv de izleyecek hiçbişey bulamadık ve kanalları dolaşırken bu yarışmaya rastladık. Ve o andan sonuna kadar başka hiçbir kanala geçmeden tümünü izledik. Hiç o kadar güldüğümü hatırlamıyorum. Pazartesi günü neredeyse bütün gün iş arkadaşlarımla konuştuğumuz konu buydu. Bu tarz yarışmaları takip etmeyen kişilerdik çoğumuz ve neredeyse hepimiz izlemiştik. İzleyemeyenlerde bu kadar konuşmanın üzerine merak edip Youtube'da yer alan görüntüleri bulup izlediler. Dediğin gibi, yarışma bu yaza damgasını vurdu ve bir sürü eleştiri aldı. Birkaç yıl öncesinde bu tarz yayınlar için "bunları kim izler ki?" derdik ama bu yarışadan sonra çok iyi anladım : Medyanın derdi iyi yapımlar sunmak değil, bu tarz yapımlarla dikkat çekip reyting yaratmak. Onlar için başarı bu demek...